Hayvanlar aleminin gözdelerinden biri de köpekler. Köpekler etçil ve memeli hayvanlar olup 400’den fazla ırktan oluşmakta.
Geçmişten günümüze kadar birçok konuda insanlara yardımcı olan köpekler bizlerle pek çok noktada ortak yönlere sahip. Köpekler de insanlar gibi karşılaştıkları durumlara farklı tepkiler verir ve belirli duygular hisseder. Bir olaya verdikleri tepkiyi ve neler hissettiklerini çoğu zaman vücut dilinden anlayabiliriz.
Köpeklerin bize söylemek istediklerini vücut dili ile göstermesinin birçok yolu var.
Gözlerini hiç ayırmadan size doğru yöneltmesi: Gözlerinize sabit bir şekilde bakıp gözlerini hiç ayırmıyorsa köpeğiniz sizden ilgi bekliyor olabilir ancak bu durum bütün köpekler için geçerli değildir. Bazı köpekler ise bu durumu tehdit olarak algılayıp sizin davranışlarınıza ve tepkinize göre bir hamle yapmaya kalkabilir. Dikkatli olmakta fayda var.
Sürekli yalanması: Bu durum köpeğinizin acıktığına işaret gösterilebilir ancak bu durum her zaman için aynı olmayabilir. Sürekli yalanması bir şeyden rahatsızlık duyduğunun da belirtisi olabilir.
Sürekli kuyruk sallamaları: Bu, çoğu durumda mutlu olduklarını gösterirken bazen de korktukları veya tehdit olarak algıladıkları bir canlıya veya nesneye karşı da bu hareketi yapabilmekteler.
Köpekler olaylar karşısında üzülebilir, sevinebilir veya başka türlü duygularını gösterebilir. Çok üzüldükleri zaman insanlar gibi depresyona da girebilir. Bu tür bir durumda insanların gösterdikleri davranışlara benzer davranışlar gösterirler. Köpeklerin depresyona girdiğini hareketlerinden anlayabiliriz.
Köpeklerin depresyona girmesinde etkili olan birçok sebep sıralanabilir.
Herhangi bir yer değişikliği, birini kaybetmek, bulunduğu, yeni bir birey veya eşyanın ortama dahil olması gibi birçok etken köpeklerin depresyona girmesinde etkili olmakta.
Depresyona girdiklerinde olduğundan daha hareketsiz, iştahsız veya patilerini normalden aşırı yalaması, oyunlara karşı isteksiz olması gibi durumlar ortaya çıkar. Hayata karşı daha isteksiz ve neşesiz olabilirler.
Köpekler fiziksel olarak rahatsız olduklarında da depresyona girebilir. Sağlık sorunlarının olmaları onları mutsuz hissettirebilir ve bu durum köpekleri depresyona sokabilir.Davranışları değişen köpekleri mutlaka bir veteriner hekime götürmekte fayda var.
Karşılaşılacak sorunu en erken ve etkin bir biçimde tedavi edildiğinde köpek eski neşesine ve isteğine kavuşabilir.
Dış etkenlerde bu durumun oluşmasına etken olabilmekte. Yeni bir yere taşınmak, olan düzenin değişmesi veya çok sevdiği bir oyuncağının artık olmaması köpeğinizin davranışlarının değişmesinde etkili olabilir.
Köpeklerin davranışlarının değişmesinde sahibi de oldukça etkilemekte. Köpeğinize karşı ilginizi azaltmanız, onu yalnız bırakmanız veya eskisinden çok daha farklı şekilde yaklaşmanız onları depresyona sokabilir. Sizin bir konuda üzülmeniz de köpeğinizi oldukça etkileyebilir. Sahipleri üzgün olan köpekler daha isteksiz ve neşesiz olabilir.
Köpeklerin ayrıca eşyalarınıza zarar vermesi sizden ilgi beklemesinden kaynaklı bir durum olabilir. Yalnız bırakıldığında, sahibinden uzak kalma korkusu, sosyalleşememe veya aktivitelerin yeterli olarak yapılmaması durumunda köpeğiniz eşyalara zarar vererek kendini sizin ilginizi üstüne çekmeye çalışabilir. Bu çok sık görünen bir davranış bozukluğudur. Köpeğinizin ciddi bir sorunu olduğunu ve bu nedenle eşyalara zarar verdiğini düşünüyorsanız bir uzmana başvurmanız gerekebilir.
İnsanlar gibi herhangi bir kayıp durumu yaşadıkları zaman da tüylü dostlarımız bundan oldukça etkilenip depresyona girebilir. Özellikle bu kişi bir aile bireyi olduğunda insanlar gibi köpekler de derin bir yas tutabilirler. Oyun oynamayı bırakmak, dışarıya çıkmak istememek veya iştahsız olmak gibi davranışlarda bulunabilirler.
Köpeklerin depresyondan çıkmasını sağlayan tedavi yöntemleri olmasıyla birlikte sahibinin davranışı da bu noktada büyük önem taşır. Alışılmışın dışında tepkiler vermesi sorunun tespit edilmesinde etkili olmaktadır. Depresyon belirtileri görülen köpeğin bir veteriner hekimine gösterilmesi gerekir ve bunun sonucunda daha sağlıklı sonuçlar alınabilir. Köpeğinizin veteriner hekim kontrolü sonucunda herhangi bir sağlık sorunu çıkmadığında onu mutlu edecek şekilde hareket etmeniz onun psikolojik olarak çok daha iyi olmasını sağlayacaktır.
Onlarla yapacağınız sakin ve ve sevgi dolu konuşmalar köpeğinizi olumlu yönde etkileyecek olup kendini çok daha iyi hissettirecektir.
Köpeğinizle oyun sürelerinizi uzatabilir, onunla çok daha uzun vakit geçirebilirsiniz. Bu durum onun daha enerjik ve mutlu olmasında etkili olacaktır.
Uzun yürüyüşlere çıkarmak ve tuvalet ihtiyacını gidereceği zamanın arttırılması, köpeğinizin daha mutlu hissetmesini sağlayabilir.
Köpeğin sahibiyle etkili iletişim kurması da tüylü dostunuzun psikolojisi olumlu yönde etkileyebilir. İnsanlar ve köpekler duygu yönünden oldukça benzer özellikler taşımakta olup bunları ifade edebilirler. Köpekler de insanlar gibi güvenir ve bağlanır. Bu yüzden çevresinde monotonlaşan herhangi bir olayın değişmesi onları etkiler. Sahip mümkünse köpeğinin hayatında alışılagelen düzenini devam ettirmeli ve bu devamlılığı sağlama bilincinde olmalıdır.
Albatros Bilişim Kooperatifi