Spor yaralanmaları, sportif bir faaliyet ya da egzersiz esnasında meydana gelen yaralanmalardır.
Spor yaralanmaları çocuk ve genç erişkin grupta çok daha sık görülür. Çocukluk yaş grubu yaralanmalarının yaklaşık üçte biri bir sportif faaliyet esnasında meydana gelir. Bu yaş grubunda en sık incinme ve burkulmalar olur. Takım sporlarında bireysel sporlara göre daha fazla yaralanma meydana gelir.
Amerika Birleşik Devletlerinde yapılan bir çalışmaya göre spor yaralanmalarının yarısından fazlasını 5-24 yaş grubu erkekler oluşturur.
Spor yaralanmalarında alt vücut yaralanmaları üst vücut yaralanmalarına göre biraz daha fazladır.
Spor yaralanmalarının ölümle sonuçlanması çok nadirdir. Genellikle kafa travmaları sonrası ölüm meydana gelir.
Spor Yaralanmalarında Riskler
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi aslında en büyük risk grubu çocuklardır. Çünkü bu yaş grubu fizik olarak çok aktiftir ve fiziki kapasitelerinin üst sınırlarını henüz tam bilmezler. Çok kolay risk alırlar. Bir diğer risk grubu da daha ileri yaşlardakilerdir. Yaşlandıkça eklem ve kaslarda meydana gelen yaşlanma nedeni ile yaralanma ihtimali de artar. Sportif faaliyetler esnasında meydana gelen yaralanmaların ciddiye alınmaması daha sonraki dönemde yaşanacak sıkıntıları artırır. Sportif faaliyetler esnasında bir diğer risk grubu da aşırı kilolu olmaktır. Ayrıca dikkati toplamayı zorlaştıracak ilaç kullanmak ta bir diğer risk faktörüdür. Özellikle düzenli olarak egzersiz yapmayanlar, egzersiz öncesi spor dalına uygun ısınma yapmayanlar ve temas gerektiren spor ve egzersizleri yapanlar daha sık spor yaralanması yaşarlar.
Spor Yaralanmalarının Türleri
Farklı spor türleri farklı bölgelerde ve farklı tiplerde spor yaralanmalarına yol açabilir.
Burkulmalar: Bir kemiği diğer kemiğe bağlayan sert yapıdaki bağların aşırı gerilme ve yırtılması ile meydana gelir. Sıklıkla el ve ayak bileği burkulmalarına rastlanır. Ayak bileği burkulmaları genellikle atletler koşarken, dönerken, bir sıçramadan aşağıya inerken ya da düşerken meydana gelir.
Suşlar: Genellikle burkulmalarla karışır. Ancak burada hasar gören kas veya tendonların aşırı gerilmesi ya da yırtılmasıdır. Akut ya da kronik olabilirler. Akut suşlar genellikle aşırı yüklenen kaslar ya da uygun şekilde kaldırılmayan ağır yükler nedeni ile meydana gelir. Kronik olanlar ise aynı kas gruplarının sürekli kullanımı sonucu meydana gelir.
Diz Yaralanmaları: Diz ekleminin hareketini engelleyen herhangi bir hareket diz eklemi yaralanmasına neden olabilir. Yaralanmanın ağırlığı aşırı gerilimden kas ya da bağların yırtılmasına kadar giden geniş bir yelpazede olabilir.
Kas Şişmesi: Kaslarda meydana gelen herhangi bir yaralanmanın sonucu olarak kaslarda ödem gelişebilir. Aynı zamanda ağrıda olabilir.
Aşil Tendonu Yırtılması: En sık görülen spor yaralanmalarından biri de aşil tendonu yırtılmasıdır. Aşil tendonu ayak bileğinin arka tarafında bulunan oldukça güçlü bir tendondur. Spor ya da egzersiz esnasında bu tendon zedelenebilir hatta yırtılabilir. Ani oldukça güçlü bir ağrı meydana gelir. Yürüme güçlüğü yapabilir.
Rotator Manşet Yaralanması: Omuz eklemi çevresinde 4 parça kas rotator manşeti meydana getirir. Bu manşet sayesinde omuz 360 derece hareket edebilir. Bu manşeti meydana getiren kaslardan birinde ki yırtık omuz hareketlerini kısıtlar.
Çıkık: Sportif faaliyet esnasında bir kemik yerinden çıkabilir.
Kırık: Özellikle temas gerektiren sporlar ya da aşırı zorlamalarda kemiklerde kırıklar meydana gelebilir.
Spor Yaralanmalarında Tedavi
Spor yaralanmalarında ilk tedavi İngilizce baş harfleri RICE olarak kısaltılmış tedavi protokolüdür.
Rest =Dinlenmek
Ice=Buz uygulaması
Compresyon: Bası uygulamak
Elevasyon=Yükseltme
Hafif spor yaralanmalarında ilk 24-36 saat içinde uygulanan bu yöntem oldukça yüz güldürücüdür. Ağrı, şişlik ve kızarıklığı önemli ölçüde azaltır. Bu arada ağrı ya da şişliği azaltmak içim ağrı kesici, ödem çözücü ilaçlar da kullanılabilir.
Ancak;
-Eklemde şiddetli ağrı ve şişlik,
-Gözle görülen şekil bozukluğu.
-Yaralanan bölge üzerine dokunulduğunda ses duyulması,
-Eklemi kullanamama durumlarında mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Ayrıca spor yaralanması esnasında nefes alma zorluğu, şiddetli baş dönmesi, kafa travması olması durumunda acil servise başvurulması önerilir.
Hafif spor yaralanmaları basit müdahaleler ile çözülebilirken ağır spor yaralanmalarında operasyon ya da fizik tedavi gerekli olabilir.
Spor Yaralanmalarının Önlenmesi
Aslında bir spor yaralanmasını önlemenin en kolay yolu uygun ısınma ve esneme ile sportif faaliyete başlamaktır. Kaslar sıcakken daha esnektir. Esnek kaslar sportif faaliyet esnasında gelen travmaları tolere edebilir. Soğuk kaslar yaralanma için daha risklidir.
Spor yaralanmalarını önlenmek için;
-Uygun tekniği kullanmak: Değişik egzersiz ve spor türleri farklı teknikler ve duruşlar gerektirir. O yüzden yapılan spor türü için uygun teknikle çalışmak gerekir.
-Uygun ekipman kullanmak: Uygun olmayan giysi, ayakkabı ve aletler spor yaralanmalarını artırır.
-Soğuma: Sportif faaliyetlerde ısınma kadar önemli bir diğer aşamada soğumadır. Sportif faaliyet sonrası genellikle ısınmada yapılan egzersizlerle kaslar soğutularak normal hayata geçişleri kolaylaştırılır.
-Yaralanma sonrası tekrar egzersize başlama süresi değişkenlik gösterebilir. Tekrar sportif faaliyete başlamak için ne çok acele edilerek ne de çok fazla geciktirilerek yaralanma bölgesinin iyileşmesi engellenmelidir.
Egzersiz veya sportif faaliyet nedeni ile spor yaralanmaması yaşamamak adına başlamadan önce mutlaka bir uzman muayenesinden geçmek ve görüşlerini almak gerektiğini unutmayalım.
SPOR YARALANMALARI
Spor yaralanmaları hakkında merak edilenlere göz atın!