Reflü, sindirim sistemine ait ve oldukça sık görülen bir hastalıktır. Sindirim olayı ağızda başlar ve kalın bağırsakta son bulur. Ağızda dişler ve tükürük tarafından parçalanan gıda maddesi yemek borusu aracılığı ile mideye iner. Yemek borusunun mideyle birleştiği noktada bulunan kapakçık sadece yemekler mideye geçerken açılır. Bu kapakçığın görevi mide asidi ve yiyeceklerin tekrar yemek borusuna geri kaçmasını engellemektir. Ancak çeşitli nedenlerle kapakçığın düzgün çalışamaması durumunda mide asidi ve yiyecekler yemek borusuna geri kaçar.
Reflü, en basit anlatımla yemek borusu ile mide arasındaki kapakçığın düzgün çalışmaması nedeni ile midedeki besinlerin mide asidi ile birlikte yemek borusuna geri kaçması olarak tanımlanabilir. Her beş erişkinden birinde reflüye rastlanılabilir. Özellikle yaşadığımız çağda artan stres nedeni ile reflünün de görülme sıklığı artmaktadır.
Reflü sadece erişkinlerde görülmez. Yenidoğan bebeklerde de görülebilmektedir. Doğumdan sonra bebeğin sindirim sisteminin gelişimini tamamlamasına kadar geçen yaklaşık 6 aylık sürede zaman zaman reflü oluşabilir.
Reflü Neden Olur
Reflünün en önemli nedenlerinden biri çağımızın hastalığı olan strestir. Sıklıkla bir öğünde çok fazla yemek yenmesi ile ortaya çıkar. Bunun dışında kızartmalar, yağlı gıdalar, kafein tüketimi, sigara alışkanlığı, asitli ve alkollü içeceklerin tüketimi, gebelik, mide fıtığı gibi bazı hastalıklar ve bazı ilaçlar reflüye neden olabilir.
Reflü Belirtileri
En sık ve bilinen belirtilerinden biri ağıza acı su gelmesidir. Midede yanma, ekşime, yemeğin ağıza geri gelmesi, göğüste yanma, ağız kokusu, şişkinlik, boğaz ağrısı, kronik farenjit, kronik öksürük, boğazda takıntı hissi, ses kısıklığı, diş çürükleri gibi çok farklı şikayetlere neden olabilir.
Tedavi edilmeyen reflü yaşam kalitesini oldukça olumsuz etkileyen bir hastalıktır.
Reflü Tedavisi
Aslında tedaviye önce günlük hayatta yapılabilecek bazı küçük değişikliklerle başlamak gerekir. Yemeklerin daha küçük öğünler halinde yenmesi, ağır yağlı, baharatlı yemeklerden uzak durulması, alkol, kafein, sigara tüketiminin sonlandırılması, yemek ve içeceklerin çok sıcak ya da soğuk olarak tüketilmemesi, fazla kiloların verilerek ideal kiloya ulaşılması, özellikle bel bölgesini sıkmayan giyeceklerin tercih edilmesi, yemeklerden en az 2-3 saat sonrasına kadar yatar pozisyona geçilmemesi, yatış pozisyonunda yatak başının 15-20 cm yüksek tutulması bu yaşam değişikliklerinin başında gelir. Stres yaratan olumsuzlukların ortadan kaldırılması eğer bu mümkün değilse bir uzman desteği alınması önerilir.
Eğer yaşam tarzı değişiklikleri reflü sorununu çözemezse bir hekim nezaretinde uygun dozda ilaç tedavisine başlamak gerekir. Reflüye bağlı şikayetler genellikle uygun beslenme alışkanlıkları ve düzenli ilaç tedavisi büyük oranda çözülür.
Ancak çok daha ileri ve ilaç tedavisine cevap vermeyen reflü vakalarında tedavi için cerrahi yöntemlere başvurmak gerekebilir.
Bugün reflü tedavisi için yapılması gereken yaşam tarzı değişikliklerinden biri olan yatarken yatak başının yüksek tutulması için yardımcı olacak reflü yastıklarından bahsedeceğiz.
Reflü Yastığı Nedir
Reflü yastıkları, temelinde gece uykuda vücudun ideal uyku pozisyonunda kalmasını sağlamak amacı ile üretilir. Doğru kullanımında hayat kalitesini oldukça yükseltirler. Reflü yastıkları, uykuda mide asidinin kapakçıktan yukarı kaçmasını önlemek amacı ile vücudun üst kısmını yukarı kaldırarak mide kısmından itibaren vücudun üst kısmının daha yukarıda kalmasını sağlar. Böylece sağlıklı bir uyku pozisyonu sağlanmış olur. Reflü yastıkları sırt üstü ya da yan yatmaya uygun yastıklardır. Tek ya da çift kişilik yataklarda kullanılmaya uygun olarak üretilirler.
Piyasada farklı firmaların farklı özelliklere sahip bir çok reflü yastığı mevcuttur. Tüm ürünler gibi reflü yastıkları alınırken de ihtiyaca en uygun özellikleri olan ürünlerin tercih edilmesi gerekli. Vücuda doğru pozisyonu vermeye yardımcı olan bu yastıklar üçgen formda üretilirler. Reflü yastıklarının en üst yüksekliği yaklaşık olarak 25 santimetre kadardır, Üçgen formuyla bu yastıklar gece yatış esnasında 45 derecelik bir açı sağlayarak reflüyü önler.
Reflü yastıklarının reflüyü önlemek kadar kaliteli uykuda sağlayabilmesi için ortopedik olmalarına dikkat edilmelidir.
Seçilecek yastığın boyutlarının kişinin fiziksel özelliklerine uygun olarak seçilmesi gerekir.
Reflü yastıkları genelde visco olarak adlandırılan özel yapısı olan bir çeşit süngerden üretilir. Visco malzeme ısı ile şekil alabildiğinden ağırlığı eşit olarak dağıtır. Aynı zamanda nefes alabilen yapısı ile de terleme sorununu en aza indirir. Vücuda doğru pozisyonu vermeye yardımcı olan bu yastıklar üçgen formda üretilirler.
Tüm gece yüz bölgesine temas olacağından dolayı reflü yastıklarının terletmeyen malzemelerden yapılmış olması önemlidir. Kullanılan kumaşında kaliteli olması oldukça önemlidir.
Yastığın kaplamasının da kaydırmaz bir kumaş ile kaplanmış olması gerekir.
Alınan reflü yastıklarının ilk kullanımdan önce 24 saat kadar havalandırılması önerilir. Yastıkların muhafazası için kendi özel kılıflarında tutulması önerilir.
Reflü yastıkları ve kılıfları ılık suda yıkanabilir. Bu yastıkların temizliğinde deterjan ve yumuşatıcı kullanılması ise önerilmez. Bu kimyasalların yastığın üretildiği malzemenin özelliğini bozabileceği öngörülür.
Reflü yastıkları genellikle şikayetler geçene kadar kullanılır. Özellikle bebeklerde kullanımında kullanım süresine bebeği takip eden hekimle birlikte karar verilmesi önerilir.
Albatros Bilişim Kooperatifi