Fazla kilolardan kurtulmak için uzun süredir uğraşmanıza rağmen bir türlü sonuca ulaşamıyorsanız sebebi, farkında bile olmadığınız bir hastalık olabilir.
Kilo vermek, kişiye özel beslenme programı uygulamak için öncelikle mutlaka bir beslenme uzmanından destek alınmalıdır. Verilen bilgiler ve istenen tahliller doğrultusunda kişiye özel beslenme programı oluşturularak kilo verme sürecine girilir. Diyete başlamadan önce yapılan bu tahliller hayati önem taşır çünkü bazı durumlarda kişi ne yaparsa yapsın kilo kaybı yaşayamayabilir ve bunun sebebi göz ardı edilen birtakım rahatsızlıklar olabilir. Bu rahatsızlıkların önceden farkına varmak ve gerekli önlemleri almak sadece kilo vermek için değil sağlıklı bir yaşam için oldukça önemli. İşte kilo vermenizin önünde engel olabilecek hastalıklar;
İnsülin Direnci
Günümüzde en çok karşılaşılan rahatsızlıklardan birisi insülin direncidir. İnsülin direnci vücuda alınan şekerin dokulara taşınıp kullanılmasını zorlaştırır. Dolayısıyla vücudun daha fazla insülin salgılamasına sebep olur. Bu da açlık hissine ve daha çok yemek yemeye sebep olarak kilo vermeyi zorlaştırır.
Reaktif Hipoglisemi
Reaktif Hipoglisemi rahatsızlığında gün içerisinde yemek yedikten sonra kan şekerinin ani düşüşüyle şekerli tatlı yiyeceklere yönelim olmaktadır. Yaşam kalitesini düşüren, gün içerisinde halsizlik, baş dönmesi gibi sorunlara sebep olabilen bir rahatsızlıktır. Kilo verememenin sebeplerinden birisidir. Reaktif hipoglisemiye girmemek için kan şekerini ani yükseltip ani düşüren yiyeceklerden (abur cubur, şeker içeriği yüksek olan vb.) uzak durmak gerekmektedir. Bu durumda öncelikli olarak glisemik yükü düşük gıdalar tercih edilmelidir.
Polikistik Over Sendromu
Polikistik over sendromu genellikle üreme çağındaki kadınlarda görülen endokrin bir bozukluktur. Yapılan çalışmalarda yüksek oranda genetik olduğu ortaya koyulmuştur. Polikistik over sendromu olan kişilerde genellikle kilo problemi görülür. Bu hastalık insülin direncini de beraberinde getirebilir, dolayısıyla kilo vermek bu noktada daha da zorlaşabilir. Sağlıklı ve hareketli bir yaşam sürmek görülen semptomların azaltılmasını sağlayabilir. Ancak öncelikli olarak bir jinekolog görüşü alınması gereklidir.
D Vitamini Eksikliği
D vitaminin ana kaynağı güneştir. Besinlerde de bir miktar bulunan D vitamini güneşten gelen D vitaminini tam anlamıyla karşılayamamaktadır. D vitamini yağda metabolize olarak vücutta kullanılır. 2009’da yapılan bir çalışmada D vitamini eksikliği yaşayan kadınların yaşamayanlara oranla daha yavaş kilo verdiğini göstermiştir.
Tiroid Bozuklukları
Vücudun yağ yakmasında, enerji depolamasında, cilt sağlığında ve diğer sistemlerin sağlıklı çalışmasında önemli bir rol oynayan tiroid hormonları metabolizmanın çalışma hızını da doğrudan etkiler. Özellikle tiroid bezinin yeterli çalışmadığı durumlarda kişinin metabolizması da yavaşladığı için, kilo vermek de zorlaşır. Tiroid bozukluklarında doktor kontrolünde ilaç tedavisi uygulandığında vücudun işleyişi de normale döner ve kilo vermek kolaylaşır.
Psikolojik Problemler
Yeme bozuklukları psikolojik kökenli de olabilir. Ayrıca depresyon, anksiyete, manik bozukluklar gibi birçok psikolojik rahatsızlık da hormonların dengesini ve buna bağlı olarak beslenme düzenini olumsuz etkiler. Sadece stres altındayken bile yeme düzeninin değiştiği, stres altındaki kişilerin daha çok yemeye yöneldiği düşünülürse psikolojik rahatsızlıkların kilo problemi üzerindeki etkisi göz ardı edilmemelidir.
Anemi (Kansızlık)
Anemi pek çok farklı şekilde tanımlanabilen bir kan rahatsızlığıdır. Kanın elementlerinden alyuvar olarak adlandırılan kırmızı kan hücrelerinin eksikliği olarak bilinmektedir. Alyuvarların yetersizliği ile hemoglobin adı verilen protein vücuda oksijen taşıyamaz ve bu durumda kansızlık gelişebilir. Demir minerali vücutta üretilmediği için besin yoluyla alınmaktadır. Demir mineralinden fakir besinlerle beslenmek demir eksikliğinin sebeplerinden olabilmektedir. Yapılan çalışmalarda, demir minerali eksikliği nedeniyle bazal metabolizması yavaşlayan kişilerde kilo verme problemleri yaşayabileceği görülmüştür.
Menopoz
Kadınlarda, ilerleyen yaşlarda kadınlık hormonu olan östrojenin azalmasıyla oluşan menopoz beraberinde ateş basması, terleme, çarpıntı, uykusuzluk, depresyon, sinirlilik gibi yan etkileri de getirir. Bir hastalık olmamakla birlikte vücuda olan etkileri nedeniyle kilo vermeyi zorlaştırıcı durumlar arasında değerlendirilir. Birçok yan etkisinin yanı sıra metabolizmanın yavaşladığı ve daha az enerjinin harcandığı bir sürecin başlangıcıdır. Ayrıca yapılan bazı çalışmalar, menopoz dönemindeki kadınların tat duyusundaki azalmadan dolayı daha çok tatlı yeme eğilimi gösterdiklerini ortaya koymuştur. Böylece bu süreçte kilo vermek daha da zorlaşır.
Diğer Hormon Bozuklukları
Hormonlarla ilgili bir bozukluk ortaya çıktığında, vücudun dengesi ciddi bir bozulma yaşar. Bu durumlarda ne kadar diyet yapılırsa yapılsın kilo vermek mümkün olmaz. Aldesteron, progesteron, prolaktin, kortizol, testosteron, östrojen, ACTH ve büyüme hormonları gibi hormonlar, vücuttaki birçok sistemin işleyişini dengede tutarlar. Bu denge bozulduğunda, metabolizmanın rutin işleyişi de aksar. Bunun sonucu olarak da iştah artışları, adet düzensizlikleri, sağlıksız besin tercihleri, uyku bozuklukları, vücutta şişlikler ve ağrılar görülebilir.
Albatros Bilişim Kooperatifi