‘’Gözler kalbin aynasıdır’’ diye yazılan şarkı sözleri aslında ne kadar doğru söyler! Dış ortamla doğrudan ilk bağlantıyı kurduğumuz gözlerimizin ve göz çevremizin bakımına ayrı bir özen göstermemiz gerekir.
Yüzümüzün en hassas noktası kabul edilen göz ve göz çevresi dış ortam etkilerinden ve genel sağlık durumundan oldukça hızlı etkilenirler. Göz çevresinde kırışıklıklar, gözaltı bölgesinde morluklar, kararmalar en sık karşılaşılan problemler arasında yer alır. Bu nedenle düzenli göz çevresi bakımı oldukça önemlidir. Göz çevresinde bulunan derinin, vücudun diğer kısımlarında bulunan deri tabakalarından 7 kat ince olması bu kadar hassas olmasına neden olur.
Göz çevresi sorunları genetik kökenli, uykusuzluk, yorgunluk kaynaklı ya da sadece yaşa bağlı sorunlar olabilir. Bu sorunları yaşamamak için göz çevremize nasıl bakmalıyız bu yazımızda bu konuya derinlemesine bir bakalım.
İyi Bir Göz Çevresi Bakımı İçin Yapılacaklar
Uyku:
Sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazlarından olan günlük en az 8 saatlik uyku kuralı göz çevresini de doğrudan etkiler. İhtiyaçtan az uyunması, çok uyunması, gece çok geç saatlerde yatılması, uyku düzeninin olmaması gibi tüm uyku problemleri ne yazık ki göz çevresinde sorun olarak karşımıza çıkar. Gözaltı torbaları, gözaltında morarma, kararmalar oluşmasına neden olur. Bu görüntüler nedeni ile yorgun, sağlıksız hatta daha yaşlı bir görüntüye sahip olabilirsiniz. Tüm bu olumsuzlukları yaşamamak adına her gün aynı saatte yatıp aynı saate uyanmak ve vücudun ihtiyaç duyduğu dinlenme süresini ona vermek gerekir. Yani iyi bir göz çevresi için ilk kural düzenli uykudur.
Beslenme:
Sağlıklı yaşam içim uyku kadar gerekli bir diğer faktörde sağlıklı beslenmedir. O zaman bağışıklık sistemini aktif tutabilmek için yeterli su içilen ve sağlıklı gıdalardan oluşan bir diyetle beslenmek gerekir. Tuz ve kafein oranın azaltılmalıdır. Gün içinde mutlaka en az 2 litre su içilmelidir. Özellikle gece yatmadan önce ve sabah kalkınca içilen bir bardak su cildinize iyi gelecektir. Yeterli su içilmesi durumunda cildin nem dengesi korunmuş olur. Göz sağlığı için önemli olduğu bilinen A vitaminin yeterince alınması da önemli unsurlardan biridir. Bu nedenle A vitamini içeriği yüksek havuç başta olmak üzere et, balık, yumurta ve yeşil sebzeler mutlaka diyette yer bulmalıdır.
Yine tüm cildimize olduğu gibi göz çevresini de güneş ışığının zararlı etkilerinden korumamız gerekir. Bunun için güneş koruyucu kremleri yaz kış düzenli kullanmak, şapka gibi aksesuarlarla güneşin erişimini sınırlamak, güneş gözlüğü kullanarak göz çevresine güneş ışınlarını ulaşmasını engellemek ilk akla gelen önlemler arasında sayılabilir. Güneş kremlerinin güneşe çıkmadan en az 15 – 20 dakika önce sürülmesi gerekir. Ayrıca kapalı ortamlarda bile güneş kremi kullanma alışkanlığı edinmek önemlidir. Böylece güneş ışığının göz çevremizde kırışıklıklara ve lekelenmeler neden olması önlenebilir.
Egzersiz:
Düzenli yapılan egzersiz genel anlamda bağışıklık sistemini güçlendirdiği için göz çevresi için de faydalıdır.
Temiz Bir Göz Çevresi:
Gün içinde cildimizin maruz kaldığı toz, kir, bakım ya da makyaj için kullandığımız kozmetik ürünler ciltteki gözenekleri tıkayarak cildin nefes almasını engellerler. Bu nedenle göz çevresinin yatmadan önce iyi bir temizleyici ile derinlemesine temizlenmesi gerekir. Göz çevresi temizliği yaparken bu bölgenin oldukça hassas olduğu unutulmadan bu bölgeye özel ürünler kullanmak gerekir. Nazik hareketlerle bir pamuk yardımı ile göz çevresi temizliği yapıldıktan sonra bol su ile yıkanması önerilir.
Göz Çevresi Nemlendirme:
Oldukça hassas bir bölge olan göz çevresinin temizliğe olduğu kadar yeterli neme de ihtiyacı vardır. İyi bir temizleme işleminden sonra göz çevresi nemlendirilirse çok daha sağlıklı bir göz çevresine sahip olmak mümkün olur. Nemlendirme için piyasada bulunan birçok ürün kullanılabileceği gibi evde rahatlıkla bulunabilecek bulunan malzemelerle de nemlendirme yapmak mümkündür. Piyasada bulunan ürünler içinde tercih yapılırken cildimize en uygun olanı bulmak gerekir. Bu ürünlerin tahrişe yol açmayacak tercihen yağ içermeyen ürünler olması tavsiye edilir. Yumurta beyazı, papatya çayı ya da zeytinyağı ile yapacağınız bakımlar göz çevrenizin nemlenmesine yardımcı olur.
Kolajen Üretimini Artırmak:
İlerleyen yaşla birlikte vücutta kolajen üretiminin azalması cildin esnekliğini kaybetmesine neden olur. Bu nedenle diyette daha çok kolajen sentezini sağlayan besinlere yer verilmelidir. Zaten çok hassas olan göz çevresi azalan kolajen üretimi nedeni ile sağlıksız bir görünüm alabilir.
Kolajen nedir, faydaları nelerdir? yazımıza tıklayarak daha detaylı bilgi alabilirsiniz.
Göz çevresi bakımına, sorunlar oluştuktan sonra başlamak doğru bir davranış değildir. Sorunlar görülmeye başladıktan sonra bunları geri döndürmek çok daha zor olur. Bu nedenle sağlık sorunları yani kırışıklıklar, gözaltı torbaları, morarmalar başlamadan yani ortalama yaklaşık 25 yaş civarında göz çevresi bakımına başlanması önerilir.
Göz çevresi nemlendirmek için kullanılan kremlerin önerilen uygulama yöntemi göz çevresine parmak uçları ile küçük küçük vurma hareketleri ile masaj yapılarak yedirilmesi işlemidir. Böylece o bölgedeki kan dolaşımını da artırılmış olur.
En sık görülen göz çevresi problemi olan ödemli gözler için basit bir tarif verelim.
Şişmiş ve yorgun görünen gözler için papatya çayı ile bir dinlenme maskesi kullanılabilir. Papatya ile demlenen çay bir pamuğa emdirilerek ılık bir biçimde 5 – 10 dakika kadar kapalı gözün üzerinde bekletilir. Bu sorun için dilimlenmiş salatalık kullanımı da oldukça yaygındır.
Albatros Bilişim Kooperatifi