Kendinizi iyi hissetmediğinizde işten izin almak, belki de kafaya takmanız gereken son şey olmalı. Çünkü bu sizin en doğal hakkınız.
Pandemi şartlarında birçok kişi evden çalışıyor. Evden çalışanların da önemli bir bölümü, kendilerini hasta hissettiklerinde izin almaktan çekiniyor. Yapılan bir anketin sonuçlarına göre çalışanların yarısına yakını, hastalık izni istemenin önceki senelere kıyasla 2020 yılında daha stresli bir hal aldığını düşünüyor. Normal şartlar altında da hastalık izni almak zaten çalışanların stres düzeylerini yükselten bir durum. Bir de üstüne pandemi şartları eklenince durum daha da vahim bir hal alıyor.
Yüz yüze çalışan bireyler, bu konuda uzaktan çalışanlarla kıyaslandığında daha düşük stres düzeylerine sahipler. Evden çalışırken mesai şartları ve süresi daha esnek bir yapıya kavuştuğu için, bazı işveren ve patronlar; çalışanlarının hastayken de çalışmalarını bekleyebiliyor. Ancak tabi ki bu tarz beklentiler, çalışanların haklarının suiistimal edilmek istendiği anlamına geliyor. Çalışan haklarının bu denli suiistimal edilmeye müsait olduğu bir ortamda, çalışanların izin alırken stres yaşamaları hiç de şaşırtıcı değil.
Evden çalışırken çoğumuz, kendimizi daha çok çalışmak zorundaymış gibi hissederiz. Molalarımızın sıklığı ve süreleri azalır, çalışma saatlerimiz artar; bu da zihnimizin normalden çok daha hızlı bir şekilde yorulmasına yol açar. Zihnin yeteri kadar dinlenmesi için, zamanı düzgün bir biçimde kullanmak son derece önemli. Evden çalışırken de molalar vermek, aralarda temiz hava almak gerekiyor.
Evden çalışırken mesai sürelerinin uzaması, başka sorunları da beraberinde getirebiliyor. Örneğin, gün içinde fazla çalışmaktan kendilerine vakit ayıramayan çalışanlar, kendilerini hasta hissettikleri zaman doktora gitmeyi de erteleyebiliyorlar.
Çalışanların hiç azımsanmayacak bir bölümü de, muayene olurken COVID-19’a yakalanma riskinden dolayı doktora görünmeyi tercih etmiyor. Artık çevrimiçi görüntülü muayeneler sayesinde hastalar, evlerindeyken doktorlara muayene olabiliyorlar. Yani muayene olmak çok vakit alan bir işlem olmaktan çıktı.
Yapılan değerlendirme anketlerinin sonuçlarına göre çalışanlar; bu süreçte gözden düşme, maaş kaybı gibi sorunlarla karşılaşabileceklerini düşündüklerinden stres yapıyorlar. Tabi herkesin farklı görev ve sorumlulukları olduğundan, kaygılar da kişisel olarak ayrışabiliyor.
Zihni Dinlendirmek Gerekiyor
Evden çalışırken hasta olmak, çalışanlarda stres ve kaygı bozukluğuna neden oluyor. Yaşanan bu stres ve kaygı durumları da, zihni dinlendirmenin gerekliliğini ön plana çıkarıyor.
Zihinsel yorgunluk da kişilerde hastalıklara neden olabilir. Bu nedenle yoğun çalışılan veya stres düzeylerinin yüksek olduğu dönemlerde mental dinlenme son derece önemlidir. Çünkü stres; zihinsel hastalıklara yol açabildiği gibi, aynı zamanda bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açarak bulaşıcı hastalıklara yakalanma riskini de önemli ölçüde artırır. Stres düzeylerinin azaltılması, hem beden hem de ruh sağlığının korunması açısından oldukça büyük önem taşıyor.
Zihnin dinlenmesi için ayrılacak bir izin günü, çalışanlara umduklarından çok daha fazla katkı sağlayabilir. Bu süreçte kişiler kendilerini dinlemeye fırsat bulabilir, sevdikleriyle veya hobileriyle ilgilenebilir, duygu durumlarını dengeli bir vaziyete sokabilirler. Özellikle evden çalışmanın getirdiği stresten fazla etkilendiğini düşünenler için, bu tarz dinlenmeler son derece gerekli olabilir.
Dahası, uzmanların ortak kanaati; bu tarz izin günlerinin çalışanların verimliliğini de artıracağı yönünde. Hem fiziksel hem de zihinsel anlamda dinlenmiş, yorgunluğunu üstünden atmış kişiler; işlerinde daha verimli bir hale gelebiliyorlar. Mental ferahlıkta olan çalışanlar çoğunlukla, kendilerinden bekleneni fazlasıyla yerine getiriyorlar.
Ayrıca bu ve buna benzer izin günleri, kişinin sevdiklerine de olumlu bir şekilde yansır. Stres ve negatif enerjinin bulaşıcı olduğunu düşünen toplumumuzda, aile bireylerinin yaşadığı stresi kendini dinlendirerek üstünden atması; bütün aileye fayda sağlar. Yüksek stres düzeyleri de bu sebeple en az salgın hastalıklar kadar önem verilmesi gereken bir konu.
Eğer hastalık izni almaktan çekiniyorsanız, kendinizi rahatlatmanız için bazı tavsiyeler:
• Açık sözlü olun, düşüncelerinizi ifade etmekten çekinmeyin.. Sizden sorumlu olan yöneticinizle, dinlenmeye ihtiyacınız olduğunu ifade ettiğiniz konuşmalar yapın. Zihinsel veya bedensel manada hasta hissettiğinizi, kendinizi dinlendirerek işinizde daha yüksek bir verimlilikle çalışabileceğinizi güzel bir dille yöneticinize belirtin. Hastalık izni almanın yanlış bir şey olduğu düşüncesini kafanızda mümkün olduğu ölçüde yıkın.
• Yapılan çalışmaların sonuçlarını sunun. Çalışanların psikolojik durumları, izin alan çalışanların izin sonrası verimlilik oranları ve diğer konular hakkında işinize yarayacak çalışma sonuçlarını yöneticilerinizle paylaşın. Alacağınız iznin, size verilen görevlerde aksama meydana getirmeyeceği konusunda onları ikna edin. Sonuç olarak hastalık izni size verilmiş bir hak. Üstelik gerçekten kendinizi gerçekten hasta hissettiğinizde, çalışma verimliliğiniz de büyük oranda düşecektir. Yöneticilerinizle yaptığınız konuşmada bu konulara da değinin.
• Suçlu psikolojisinden çıkın. Hasta hissettiğiniz zamanlarda hastalık izni almak en doğal hakkınız. Üstelik bu tarz izin günleri, stres ve anksiyeteyle baş etmede de size ziyadesiyle yardımcı olur. Hastalık iznindeyken kendinizle baş başa kalabilir, stres düzeylerinizi yükselten durumlara daha mantıklı bir gözle bakarak sorunlarınızı büyük ölçüde çözebilirsiniz. Bu süreçte kendinizle vakit geçirerek kişisel bakımınıza önem verdiğinizde, eskisinden çok daha iyi hissettiğinizi göreceksiniz.
.