Öyküm Ağca Psikolog Öyküm Ağca Nişantaşı Üniversitesi’nden aldığı Psikoloji eğitiminin ardından Bahçelievler Rehberlik ve Araştırma Merkezinde daha sonra Mucize Psikolojik Danışmanlık Merkezi ve Küçümen Anaokulu’nda meslek hayatını sürdürdü. Öyküm Ağca’nın uzmanlık alanları arasında sınav kaygısı, öğrenme güçlükleri, uyum ve davranış bozuklukları, panik bozukluğu ve çocuklarda tuvalet eğitimi yer almaktadır.

Çocuğunuza Hayvan Sevgisini Nasıl Aşılarsınız?

3 Dakika

Yaşadığımız dünyamızı paylaştığımız birçok canlı çeşidi var. Bizler çocuklarımızı büyütürken tüm bu canlılara saygılı olarak yaşamalarını ve onları sevmeyi öğretmekle yükümlüyüz aslında. Peki bunu nasıl yapabiliriz, çocuklarımıza hayvan sevgisini nasıl aşılarız.

Aslında insan doğası başlangıçta doğal hayattaki tüm canlılarla dosttur anne babalara düşen henüz hayvan korkusu gelişmeden çocukları ile hayvanların birlikte zaman geçirebilmelerini sağlamaktır. Çocuklar ortalama olarak 3 yaş civarında hayvan sevgisi kazanmaya başlarlar. Bundan önceki dönemde hayvanlar onlar için daha çok oyuncaktır. Bu nedenle özellikle bu dönemde anne baba kontrolü önemlidir. Çocuklar birçok davranış kalıplarını ailelerinin yönlendirmesi ile kazanırlar. Onları ufak dokunuşlarla cesaretlendirdiğiniz durumlarda onlar da iyi birer hayvan dostu olarak büyüyebilirler.

Hayvan dostu olarak büyümek çocukların gelişimine birçok katkı sağlar. Çocuklar girdikleri ortamlara daha kolay uyum sağlayarak daha dışa dönük olurlar. Sosyal becerileri, sorumluluk duyguları oldukça gelişir. Hayvan bakımını üstlenen çocukların özgüvenleri çok daha yüksek olurken çocuk empati kurmayı öğrenir. Çocuklar hayvanlar ile birlikte tüm canlılara daha saygılı olmayı, sabırlı olmayı öğrenirler. Kendi kararlarını verebilen, inisiyatif kullanabilen çocuklar olurlar. Evde beslenen evcil hayvan aile fertlerinin de birlikte geçirdiği zamanı arttırarak ilişkilere katkı sağlar.

Anne babalar çocuklarının hayvanlarla dost olabilmelerini istiyorlarsa aslında işe önce kendilerinden başlamalıdırlar. Siz çok sıkı bir hayvan dostu olmasanız bile en azından korkularınızı ya da olumsuz duygularınızı onlara yansıtmayın. Bir kedi, fare ya da köpek gördüğünde ebeveynleri çığlık çığlığa kaçan bir çocuğun da bu hayvanlardan korkması gayet doğal bir davranıştır. Çünkü çocuklar aile bireylerinin söylediklerinden çok yaptıklarını taklit ederler. Onları rol model alırlar. Siz korkuyor ve kaçıyorsanız çocukta o hayvanın korkulması gereken bir canlı olduğunu düşünecektir.

Çocuğunuza hayvanlara saygı duyması gerektiğini ve onların nasıl sevileceğini öğretin. Henüz korku duyguları gelişmemiş çocuklar oynarken hayvanların canını yakabilir. Bu nedenle onlara oynarken nazik olmaları gerektiği mesajını verin. Hayvanlarla büyüyen çocuklar onlar uyurken ya da yemek yerken onlara dokunmaması gerektiğini yani saygı duymayı öğrenerek büyürler. Aslında bu onların sosyal yaşamlarında bir başkasına saygı duymalarını sağlayan çok büyük bir adımdır. Bir başkasına ait evcil bir hayvanla karşılaştığında sahibinin onayı olmadan onlara dokunmaması gerektiğini çocuklara öğretmek gerekir.

Çocuğunuz hayvanlarla istenmeyen bir deneyim yaşadı ise örneğin köpek ona havladı ya da kedi tırmaladı ise hemen çok sert tepki vermeyin. Sağlık ve güvenlik önlemlerini aldıktan sonra sakin bir sesle çocuğunuza bunun niye yaşandığını anlatın. Böylece çocuğunuzda kalıcı bir korku oluşmasını önleyebilirsiniz.

Daha sonra atılacak adım çocuklara bu dünyada onlarla birlikte yaşadığımızı öğretmektir. Hayvanların sadece çizgi filmlerdeki kahramanlar olmayıp bizimle aynı ortamlarda yaşayan canlılar olduğunu göstermek gerekir.  Aslında günlük hayatımızda kedi, köpek, kuş, karınca, böcek gibi birçok hayvanla karşılaşmaktayız. Çocuğunuzla birlikte pencerenizin önüne kuşlar için bir kap su koyarak, kedi ve köpeklere mama vererek, karıncaların yuvalarına basmamaya dikkat ederek onların yaşamına destek olabilirsiniz. Çocuğunuz böylece aynı ortamı paylaştığı canlılardan korkmak yerine onları önemsemeye, ihtiyaçlarını karşılamaya  alışır.

Günlük rutin içinde çocukları hayvanlarla korkutmakta sık yapılan bir hatadır. Yemeğini yemesi ve ya uyuması için çocuklar hayvanlarla korkutulmamalıdır. Bu çocukların hayvanları sevmesi çok ta mümkün olmaz.

Yine çocuğunuzla birlikte yapacağınız doğa aktivitelerinde de farklı hayvan türlerini görebilirsiniz. Hayvanların sadece evin çevresinde gördüklerimiz olmadığı anlatabilirsiniz.  Ya da bir çiftliği ziyaret ederek şehir ortamında çok ta karşılaşma şansınız olmayan koyun, keçi, inek, tavuk gibi hayvanlarla tanışmasını sağlayabilirsiniz. Ona aynı ortamda bir çok canlının birlikte yaşadığını gösterebilirsiniz. Yani aslında mesaj bu dünya sadece bizim değil bir çok canlı ile paylaşıyoruz ve birbirimizi etkiliyoruz olmalıdır.

Bu aşamada sık yapılan hatalardan biri ise hayvanları göstermek için hayvanat bahçelerine, sirklere gidilmesidir. Çocuklar kapalı alanlarda istekleri dışı tutulan hayvanlar ve onların gösterileri ile hayvanları sevmezler. Çünkü buralarda verilen mesaj onların sadece bizi eğlendirmek için var oldukları gibi yanlış bir mesaj olabilir.

Günlük yaşamda karşılaştığınız hayvanlara gösterdiğiniz sevgi ve gerekli ise destek dışında çocuklarınıza hayvanların yaşamlarını anlatan kitaplar okuyup, yaşlarına uygun filmleri birlikte seyredebilirsiniz. Hayvanlarında sosyal bir yaşamları olduğu örneğin annelerinin yavrularını korumak için neler yaptıklarını anlatan kitaplar okuyabilirsiniz. Yani hayvanlarında biz insanlar gibi canlarının yanıp, üzülüp, sevinebildikleri mesajını verebilirsiniz.

Hayvan sevgisi aşılamak için bir diğer yolda hayvan barınaklarını ziyaret etmek olabilir. Çünkü çocuklar hayvanlarla birlikte oldukça onları daha çok severler. Birkaç arkadaşı ile birlikte biraz mama alarak barınaktaki hayvanlara yardım etmek onlara iyi gelecektir. Aslında en iyisi barınaktan seçeceği bir hayvanı sahiplenmesi olacaktır.

Eğer koşullarınız uygunsa evde evcil hayvan beslemek çocuklara hayvan sevgisi aşılamanın en iyi yoludur. Bu hayvan küçük bir fanusta bir balık, muhabbet kuşu ya da kedi, köpek olabilir. Onunla geçireceği zaman çocuğunuzun gelişimine önemli katkı sağlar. Evcil hayvan bakarken çocuğunuza onun bakımı ile ilgili bir sorumluluk vermeyi unutmayın. Çocuğunuzun yaşına uygun olarak suyunu, mamasını vermek, tuvalet ihtiyacı için dışarıda gezdirmek gibi görevler ona sorumluluk bilinci aşılar.

 

 

Öyküm Ağca Psikolog Öyküm Ağca Nişantaşı Üniversitesi’nden aldığı Psikoloji eğitiminin ardından Bahçelievler Rehberlik ve Araştırma Merkezinde daha sonra Mucize Psikolojik Danışmanlık Merkezi ve Küçümen Anaokulu’nda meslek hayatını sürdürdü. Öyküm Ağca’nın uzmanlık alanları arasında sınav kaygısı, öğrenme güçlükleri, uyum ve davranış bozuklukları, panik bozukluğu ve çocuklarda tuvalet eğitimi yer almaktadır.
Albatros Bilişim Kooperatifi tarafından yapılmıştır. @2020 Albatros Bilişim Kooperatifi tarafından yapılmıştır.