Soframıza birçok tuz çeşidi geliyor, marketlerde gözümüze yeni tuz çeşitleri çarpıyor. Bir taraftan da uzmanlar fazla tuz tüketiminin zararları konusunda uyarıyor. Peki, hangi tuz gerçekten sağlıklı? Tuz kullanımı nasıl olmalı? Doğru sofra tuzu nasıl seçilmeli? Cevapları sizin için yazdık…
Neredeyse her sofraya giren, her yaştan insanın tükettiği tuz birçok yemeğin ana lezzeti. Bir yandan da fazla tüketimi zararlı olsa dahi tuz insan yaşamı için gerekli olan bir besin. Çünkü tuzun içinde tüm hücrelerin enerji üretmek, sinyal iletmek ve içerisindeki sıvıyı korumak için ihtiyaç duyduğu mineraller mevcut. Tam da bu sebeple tüm “tuz zararlıdır” sözlerinin yanı sıra hiç tuz tüketmemenin zararlı olduğunu hatırlamakta fayda var. Sağlıklı bir bireyin günde 8-15 gram arası tuz (2-3 çay kaşığı kadar) tüketmesi sağlık için gerekli. Peki, tuzun hangi çeşidini kullanmak daha doğru?
Sofra Tuzu
Market raflarında görüp paketli olarak aldığınız ve çoğu kişinin yemeklerde kullandığı rafine tuz, yer altı kaynaklarından, yüksek sıcaklık ile işlenerek elde edilen bir tuz çeşididir. Yani yüksek oranda kimyasal prosedüre maruz kalır. Sofra tuzu, işlenmesi sırasında uygulanan ısıl işlem nedeniyle kristal yapısı bozulmuş bir tuz çeşididir.
Aynı zamanda, çok küçük parçalardan oluşan sofra tuzunun akışkan yapısını koruyabilmek adına da bu tuza birçok farklı kimyasal eklenir. Bu kimyasalların aliminyum içerdiği ve vücuda aliminyum alımının birçok nörolojik hastalığa yol açabildiği bilinir. Diğer yandan sofra tuzu diğer tuzlardan çok daha fazla sodyum içerdiği için de kullanılması tavsiye edilmez.
Deniz Tuzu
Artık market raflarında sıkça görülen bir başka ürün olan deniz tuzu ise deniz suyunun buharlaştırılması ya da deniz üzerindeki minerallerin süzülmesi ile elde edilir. Bu sebeple bu tuz çeşidi sodyumun yanı sıra çinko ve magnezyum da içerir. Sofra tuzuna oranla çok daha sağlıklı bir seçenek gibi görülmekle birlikte deniz tuzunda, denizlerden elde edildiği için, ağır metaller olabilir. Eğer deniz tuzu tercih edilecekse üretim aşamasında doğru testlerin yapılıp yapılmadığından emin olmakta ve güvenilir markalara yönelmekte fayda var.
Himalaya Tuzu
Sofra tuzuna göre çok daha hafif bir tadı olan, pembe renkli Himalaya tuzu, Himalaya dağındaki tuz yataklarından çıkartılır. İçerisinde 50’den fazla farklı mineral bulunan ve kirlenme riski çok düşük olan bu tez çeşidi bu sebeple çok değerlidir. Ayrıca düşük sodyum içeriği daha rahat bir şekilde tüketmenize olanak sağlar. Ancak piyasada birçok sahte ürün bulunduğu unutulmamalı, mutlaka gerçek bir Himalaya tuzu tercih edilmelidir.
Kaya Tuzu
Tam bir mineral kaynağı olduğu bilinen kaya tuzu içeriğinde magnezyum ve kalsiyum sayesinde en çok tercih edilen tuzların başında gelir. Vücudun yaşamsal faaliyetlerine de yardımcı olan kaya tuzunun metabolizmayı desteklediği de bilir. Vücutta su emilimini artırmaya yardımcı olan bu tuz çeşidi özellikle sindirim sisteminin düzgün işleyişine katkı sağlar.
Kaya tuzu, ayrıca bronşit ve solunum rahatsızlıklarının belirtilerini hafifletmede de yardımcıdır. Bu sebeple yemeklerde tüketmenin yanı sıra kaya tuzu lambaları evlerde de kullanılabilir. Daha iyi oksijen alınmasına yardımcı olan bu tuz çeşidinin, ruh haline iyi geldiği ve stres yönetimine yardımcı olduğu da bilinir. Bu sebeple hem bu özelliklerden faydalanmak hem de fazla tuz tüketmemek için lamba versiyonu evlerde kullanılabilir.
*Deniz tuzu, sofra tuzu, Himalaya tuzu ya da kaya tuzu arasında seçim yaparken, tüm bu özelliklerin yanı sıra damak tadını da göz önüne almak gerekir. Vücuda faydaları açısından farkları olmakla birlikte her zaman önemli olan miktarı abartmadan vücudun ihtiyacı olduğu kadar tüketmektir. Sofra tuzundan kaçınırken, ihtiyaçtan fazla kaya tuzu tüketmek de sağlık sorunlarına neden olabilir.