Diş hekimliği tedavilerinden kaygı ve korku duymak genellikle dental anksiyete ya da ileri haliyle dental fobi olarak tanımlanır. Kaygı duymak, korkmak insan var olduğundan bu yana, ilk yazılı eserlerde dahi kendini gösteren son derece fizyolojik bir olay aslında. İçgüdüsel bir savunma mekanizması. Diğer tüm kaygı bozukluklarında olduğu gibi dental anksiyetede de Freudiyen yaklaşımdan tutun da genetik aktarımlara kadar birçok teoriden bahsedilebilir. Ama biz en elle tutulur gözle görülür sebepleri inceleyelim.
Bizler hayatı çoğunlukla etrafımızı izleyerek ve dinleyerek öğreniriz. Korkuları da aynen böyle öğreniriz. Maalesef iyi ve güzel olanı anlatmakta kötü olanı anlatmaktaki kadar ısrarcı ve gayretli değiliz. Dolayısıyla büyüklerimizden, sosyal çevremizden dinlediğimiz hikayeler genellikle kötü anılardan oluşuyor. Örneğin; daha önce 4 kere diş hekimine gitmiş 3 tedavisi mükemmel gelmiş fakat bir tedavisinde ağrılar, sızılar olmuş kişi gayretle kötü olanı anlatmayı, ajite etmeyi tercih eder. Dinlediğimiz tüm kötü tecrübeler kaygı geliştirmemize sebep olur.
Diş hekimliği kaygısını araştıran çalışmalar çoğunlukla tarif edilenin enjeksiyon yani iğne korkusu olduğunu söylemektedir. Hakikaten de ağız mukozası gibi ince hassas bir dokuya sizden ağzını kocaman açmanız istenerek enjeksiyon yapılmasının çok da sevilecek bir yanı yoktur. Neyse ki yalnızca birkaç saniye sürer bu sevimsiz aşama. Birçok hasta bu noktadan sonra daha rahattır. Uyuştuğunu ve acımayacağını bilir ve gevşer. Ama rahatlamayan kişi sayısı çoğunluktadır. Devam eden kaygının sebebi genellikle “ya başıma kötü bir şey gelirse, ya aniden canım acırsa, nefes alamazsam, konuşamazsam, yutkunamazsam” gibi kaygılardır. Bu noktada kaosu çözecek olan şey iletişimdir. Hekiminizle kurduğunuz sağlıklı bir iletişim tüm kaygıların kuş olup uçmasını sağlar. Bu amaçla geliştirdiğimiz “Dental Anxiety” isimli bir mobil uygulama var. Playstore’dan tüm android cihazlara ücretsiz olarak indirip kullanabilirsiniz. Diş tedaviniz sırasında hekiminizle iletişim kurmanızı sağlayacak bir yazılım. Yaptığımız klinik çalışmayla dental anksiyeteyi azaltmaya yardımcı olduğunu da test ettik.
Bir hekim gözüyle itiraf etmeliyim ki; bizler de koltuğumuzda korku ve tedirginlikle oturan hastayla çalışmaktan son derece gerginlik duyuyoruz. Hastalarımızı rahatlamış, hiç korkacak bir şey yokmuş diyerek keyifle uğurlamak bizim en büyük motivasyonumuz. Dolayısıyla varsa endişeleriniz hekiminize açık yüreklilikle anlatıp birlikte çözmeyi deneyiniz. Son olarak yaşanmış güzel tedavi tecrübelerini eşimize dostumuza anlatmakta daha gayretli olursak toplum olarak bu kaygıyla başa çıkmada büyük bir katkımız olacaktır.
Sağlıklı ve kaygısız günler dilerim.