Sindirim sisteminin önemli bir parçası olan dişlerimizin düzenli olarak bakıma ve diş hekimi kontrollerine ihtiyacı vardır. İhtiyaç halinde sağlık sorunları olan dişlere farklı tedaviler uygulanır. Kanal tedavisi de bu tedavilerden biridir.
Dişler, 2 farklı kısımdan oluşurlar. Ağız içinde kalan ve diş etleri ile örtülü kısımları kuron, çene kemiğine gömülü kısımları ise kök olarak isimlendirilirler. Diş kökleri içinde yer alan dişe büyümesi, gelişmesi için gerekli desteği sağlayan doku ise pulpa dokusudur. Çeşitli nedenlerle pulpa dokusu enfekte olabilir. Bu durumda dişi kurtarmak için müdahale etmek gerekir.
Unutulmaması gereken bir diğer noktada ağızdaki çürük dişlerin vücudun genel sağlığını da olumsuz etkilediğidir. Bu nedenle diş problemlerine sadece ağız içindeki sağlık problemleri gözüyle bakmamak gerekir.
Kanal Tedavisi Nedir?
Diş hekimliği, kişinin kendi dişlerinin ağzında kalmasını sağlayarak kişinin çiğneme işleminin devamını amaçlar. Çünkü protez olarak yapılan dişler hiçbir zaman gerçek dişlerin yerini tutmaz. Dişe ait bir hastalık varsa eldeki tüm imkanlarla o diş restore edilerek çekilmeden tedavi edilmeye çalışılır. Üstelik bu tedaviler her koşulda çekim sonrası yapılabilecek implant ve protezlerden çok daha uygun fiyatlı olacaktır.
Dişi kurtarmak için uygulanan tedavilerden biri de kanal tedavisidir. Kanal tedavisi, en basit tanımı ile çürümüş, enfekte olmuş dişin pulpa kısmının çıkartılarak dişin dezenfekte edilmesi ve daha sonra doldurularak kapatılması olarak tanımlanabilir. Bu işlem genellikle birkaç seansta tanımlanır. Amaç çürümüş dişin kurtarılması ve ciddi enfeksiyonların önlenmesidir.
Özetlemek gerekirse kanal tedavisinde amaç dişteki çürüğün ya da enfeksiyonun ortadan kaldırılması, dişteki kanalların yeniden düzenlenmesi, kanalların doldurulması böylece dişin geri kazanılmasıdır. Kanal tedavisi uygulanan dişin kuron kısmında da restorasyon gerekebilir.
Kanal tedavisi hakkında daha fazla bilgi edinmek için tıklayın.
Kanal Tedavisi Yapılan Durumlar
- Çiğneme sırasında dişte ağrı, hassasiyet
- Dişte sıcak, soğuk hassasiyeti
- Dişte geniş çürükler olması
- Daha önce yapılmış olan dolguların altında çürüklerin oluşması
- Daha önce dişe tedavi amaçlı dolgu ve benzeri işlemler yapılmış olmasına rağmen şikayetlerin geçmemesi
- Yüzde şişme, ağrı
- Travma neticesinde diş kökünde kırılmalar meydana gelmesi
- Diş etlerinde şişme, yaralar oluşması, diş etlerinin renginin koyulaşması,
gibi durumlarda diş hekimince çekilen bir film ile dişin durumu değerlendirilir ve eğer uygun görülürse kanal tedavisi uygulanır.
Kanal Tedavisi Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kanal tedavisi öncesinde diş hekiminizin dişinizin durumuna uygun olarak reçete edeceği ilaçları düzenli olarak kullanmak ve düzenli diş bakımınıza devam etmek dışında dikkat edilecek çok fazla şey yoktur aslında.
Kanal Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler
Size sıkıntı veren diş çürüğü ve enfeksiyonundan kurtulmanızı sağlayan kanal tedavisinden sonra dişinizde hassasiyet, ağrı görülebilir. Dişinizi geri kazanmak için yapılan bu işlemin başarısını artırabilmek için sizin de tedavi sonrası dikkat etmeniz gereken bazı hususlar vardır.
Kanal tedavisinden sonraki 2-3 saat içinde herhangi bir besin maddesi tüketilmesi önerilmez. Anestezi ile gerçekleştirilen bu işlem nedeni ile anestezinin verdiği uyuşukluk geçmeden besin maddelerinin tüketilmesi, ağız içi diğer dokulara fark etmeden zarar vermenize neden olabilir.
Kanal tedavisi sonrası işlem yapılan bölgeyi tahriş etmemek için yumuşak besinlerin yenmesi tercih edilmelidir. Yulaf ezmesi, ılık çorbalar, omlet, muz, avokado gibi meyvelerin püresi, makarna önerilebilecek gıdalar arasında yer alırlar. Tedaviden sonraki ilk birkaç gün bu yumuşak gıdaları bile ağzın diğer tarafındaki dişlerle yemeye dikkat edilmeli.
Kanal tedavisi sonrası ise eğer varsa üstteki dolguların çıkmasına yol açabilecek, bölgedeki hassasiyeti, tahrişi artıracak besin maddelerinden uzak durmak gerekir. Dolgunun çıkmasına neden olabilecek sakız, çikolata, karamel, dişe zarar verebilecek sert şekerler, hassasiyeti artıracak çok soğuk ya da sıcak içeceklerden uzak durulması önerilir.
Eğer ağrınız fazlaysa diş hekiminizin önerdiği bir ağrı kesiciyi alabilirsiniz. Günde 2-3 kere tuzlu su ile gargara yapmakta rahatlamanızı sağlayabilir. Ağrınız olmasa bile diş hekiminizin verdiği ilaçlar bölgedeki ödemin çözülmesine yardımcı olur. O nedenle diş hekiminiz bu ilaçları en az 2-3 gün kullanmanızı tavsiye edecektir.
Kanal tedavisinden sonra antibiyotik kulanım kararı tamamen diş hekiminize aittir. Bu nedenle diş hekiminizin önermediği ilaçları asla kullanmayınız.
Eğer ağrınız çok şiddetli ve ayrıca ateşiniz var ise bir enfeksiyon gelişme ihtimaline karşılık mutlaka diş hekiminizle görüşmeniz gerekir.
Kanal tedavisini takip eden günlerde yine günde 2 defa dişlerin fırçalanması, diş ipiyle temizlenmesine devam edilmelidir. Sadece ilk günlerde bölge hassas olacağından o bölgedeki dişler diş fırçası ile çok zorlamadan fırçalanmalı, diş ipi kullanımına birkaç gün ara verilmelidir.
Kanal tedavisini takip eden ilk birkaç gün sigara ve alkol kullanımından uzak durulmalıdır.
Doğru ve uygun koşullarda yapılan ve düzenli olarak bakımı ve kontrolü sağlanan kanal tedavisi yapılmış bir diş ömür boyu sağlıklı biçimde ağızda kalmaya ve çiğneme işini yapmaya devam edebilir.
Dişlerinizle ilgili sağlık sorunlarını yaşamamak adına dişlerin günde 2 defa 2 dakika fırçalanması, diş ipi ile diş aralarının temizliğinin yapılması, dişe zarar veren asitli içeceklerden, sert kabuklu yiyeceklerden uzak durulması ve düzenli diş hekimi kontrollerinin yapılması gerektiğini unutmayın.