Son yıllarda daha da popüler hale gelen Akdeniz Diyeti aslında zayıflama diyetinden ziyade bir beslenme çeşidi. Akdeniz ülkelerinin benimsediği bu beslenme tarzıyla ilgili yapılan çalışmalar ise bu beslenme düzenini benimseyenlerde kardiyovasküler hastalıkların, diyabetin, Alzheimer’ın, kanserin oluşma risklerinin düşük olduğu gösteriyor. Peki sağlığımız için birçok faydası bulunan Akdeniz Diyeti nasıl yapılır? İşte cevabı…
Akdeniz Diyeti temeli meyve- sebze, beyaz et, kurubaklagil gibi besinlere dayalı bir beslenme düzenidir. Tereyağı yerine zeytinyağı, rafine edilmiş un yerine tam tahıllı ürünlerin kullanılmasının oldukça önemli olduğu diyette kırmızı et, kızartma ve şekerli ürünlerin tüketimi oldukça azdır.
Akdeniz Diyetinde Ne Yenebilir?
Beyaz Et Tüketimi: Haftada 3-4 gün beyaz et, 1 gün kırmızı et tüketimi yapılabilir.
Sebze – Meyve Tüketimi: Günde 3-8 porsiyon sebze meyve tüketimi Akdeniz Diyetinin esaslarındandır. Meyve sebzelerde renk çeşitliliği sağlanmalı, tabağın yarısını sebzeler oluşturmalıdır.
Faydalı Yağların Tüketimi: Hayvansal kaynaklı (tereyağı, iç yağı) yağlar yerine zeytinyağı, kabuklu yemişler, avokado gibi doymamış yağ asitlerini içeren yağlar tercih edilmelidir. Bu yağlar kötü kolestrol olarak bilinen LDL’yi düşürürken iyi kolestrol olan HDL’yi artırmaktadır.
Tatlı Yerine Meyve Tüketimi: Eklenti şeker tüketimini en aza indirmek ve kilo kontrolünü sabit tutmak için tatlı yerine meyve tercih edilebilir.
Tam Tahıllı Ürünleri Tüketmek: Rafine edilmiş un ürünleri yerine sindirime yardımcı olan, lifli, vitamin ve mineral yönünden zengin tam tahıllı ürünler tercih edilebilir.
İşlenmiş Et Ürünlerinden Uzak Durmak: Dünya Sağlık Örgütü’nün de (WHO) yayınlamış olduğu son çalışmalarda işlenmiş et tüketmek (sucuk, salam, sosis gibi) kanser riskini artırmaktadır. İçlerinde bulunan katkı maddeleri, yüksek miktarda yağ ve tuz içermeleri sağlık açısından negatif etki yaratmakla birlikte kilo kontrolünde de olumsuz sonuçlara yol açmaktadır.